Sen Hiç Uçan Bisiklet Gördün mü?

Evet ben gerçekten gördüm, Türkiye’den Peru’ya uçan bisiklet gördüm! İnanması zor gelmişti bana da ama imkansız değilmiş. Accell Bisiklet‘in bisiklet sponsorum olmaya karar vermesinden sonra Carraro marka bisikletin Türkiye’den Peru’ya nasıl uçtuğunu anlatan bir hikaye ile karşınızdayım bu sefer 🙂

Peru’da yaptığım bisiklet kazasından sonra Accell Bisiklet, kaza nedeniyle düşen moralimi yukarı kaldırmayı çok iyi bildi ne yalan söyleyeyim ancak rüyamda görürüm dediğim bisikleti bana hediye edeceğini söyleyince.

Herşey iyi hoşta bisiklet nasıl gelecekti Türkiye’den Peru’ya?

İlk önce Türkiye’ye gidip, bisikleti alıp, tekrar geri dönsem mi diye düşündüm. Uçak biletlerinin fiyatlarını görünce bu işten vazgeçtim.

Daha sonra bir bisikletin yurt dışına gönderimindeki süreci ve maliyeti öğrenmek için kargo firmalarında yada kargolarla çalışan arkadaşlarımla iletişime geçtim.  Kimi dedi 800 Dolar, kimi dedi 1000 Dolar. Tabi gümrük işleri de tuzu biberi. Belki bisiklet Peru’ya ulaştığında bir de gümrük parası gibi ek bir bedel daha ödemek durumunda kalabileceğimden bahsettiler. Türkiye’ye gitme fikri gibi, kargo ile gönderilme fikrinin de üstünü çizmek durumunda kaldım.

Bilgisayarın başına oturmuş çözüm yolları arıyordum internette. Türkiye’den Peru’ya gelen birileri olur mu acaba? Varsa da nasıl ulaşabilirim bu kişilere diye düşünürken aklıma Peru’da Cusco şehri yakınlarındaki Kutsal Vadi içinde bulunan ve daha önce bir çok gezginin de kaldığı Vamoss Evi’nin yaratıcısı Arda geldi aklıma. ‘Dur ben bir mesaj atıp sorayım, belki bir bilgisi vardır yada bir fikir verir’ diyerekten hemen Arda’ya yazdım. Arda’dan gelen mesaj umutlandırıcıydı:  ”Yakınlarda Türkiye’den Peru’ya gelecek bir kaç arkadaşım var, onlara bir sorayım bakalım.” Beni aldı mı bir heyecan! Arda’dan gelecek cevabı beklerken zaman nasıl geçmedi size anlatamam. Bundan da olumlu cevap alamazsam bisikletime kavuşabilmek için başka seçeneğim kalmayacak gibi duruyordu.

Saatlerin gün gibi, günlerin yıl gibi geldiği cevap bekleme sürecinin sonunda Arda’dan gelen mesaj yüzüme kocaman bir gülümseme oturttuğu gibi aynı zamanda içime de su serpti. ”Gelen arkadaşlardan biri bisikleti getirebileceğini söyledi.”  ”Oh yaaa!” diye tam arkama yaslanacağım sırada başka bir şey aklıma düştü; Accell Bisiklet’in fabrikası Manisa’da, bisikleti getirmeyi kabul eden arkadaş Kaş’ta yaşıyor ve uçak tarihinden 2-3 gün önce İstanbul’a gelecek, şimdi nasıl organize edebilirim uzaktan bu durumu diye içim içimi kemirmeye başladı.  Olası riskleri ortadan kaldırmak için İstanbul’da yaşayan birinden destek alarak ancak bu işin altından kalkabileceğimin farkındaydım.  Yola çıktığımdan bu yana blogum ve sosyal medya kanalları aracılığı ile tanıştığım, maddi-manevi yanımda olan çok kişi oldu. Hiç birinin hakkını ödeyemem! Yüz yüze biraraya henüz gelmemiş olsakta yolculuğumu takip eden , benim de yardımseverlik koşuları yaparak destek verdiğim Adım Adım Oluşumu Ailesi’nin de gönüllüsü, bisiklet aşığı olan ve maddi olarak destekte veren Koray’ın sesi çınladı o an kulağımda ‘ Birşeye ihtiyacın olduğunda ilk aklına gelenlerden olmak isterim.” Evvvet ya bu işi en iyi yapsa yapsa Koray yapar.” Yanılmadım, tahmin ettiğimden daha fazlasını yaparak Accell Bisiklet’ten gönderilen bisikletin teslim alınmasına, demonte edilerek sağlam bir şekilde paketlenmesine, sonrasında da Peru’ya gelecek olan Hasan’a havalimanında teslim edilmesine kadar tüm süreçlerle tek tek uğraştığı yetmiyormuş gibi endişeli bir halde bu süreci Peru’dan izleyen benim tüm endişelerimi sakinleştirmesini de bildi.

Şimdi anlatacağım sahneyi kafanızda ağır çekim şeklinde canlandırın lütfen, çünkü tam olarak ağır çekim duygularıyla yaşandı:

Peru’nun Cusco şehrinin havalimanında yolcu çıkışında Hasan’ı bekliyorum. Kapı açılıyor, yolcular valizlerini çekerek kapıdan birer birer çıkmaya başlıyor, tek tek hepsinin yüzünde Hasan’ın yüzünü arıyorum. Yok hayır bu değil, şu da değil derken önünde kocaman CARRARO yazan paketin konduğu tekerlekli aracı ittiren Hasan’ı görüyorum uzaktan, saçları Cusco’nun rüzgarı ile savruluyor. Yine ağır çekimde Hasan’a koşuyorum, hayalimi ayağıma kadar getiren adama!

Ve mutlu son! Sapasağlam bisikletime kavuşuyorum.

Bisikletim Atlas ile buluşabilmem hayatımda unutulmazlar arasına girerek başarılı bir kolektif çalışmanın örneği oldu. Accell Bisiklet hediye etti, Arda Peru’ya gelecek kişiyi buldu, Koray organize etti, Hasan getirdi, Hale’de yol arkadaşına kavuşmuş oldu ?

Gelelim bu hikayenin maliyetine! Hasan, İstanbul’dan aktarmalarla Peru’nun Cusco şehrine uçtu. Atatürk Havalimanı’nda bisiklet taşıma bedeli olarak uçak firmasına ödeme yaptı, ayrıca Lima’ya geldiğinde Cusco’ya uçacak uçak, transit bir uçuş olmasına rağmen farklı firma olunca bu firmada taşıma bedeli istemiş. Böylece iki havayoluna ödenen toplam bedel 420 TL oldu.

Bu hikaye, içinde bir çok güdüyü barındırıyor; hayal kur, hayalini gerçekleştirmek için harekete geç, insanlara/insanlığa güven, herşeyin bir çözümü vardırı unutma, şükür ve teşekkür etmeyi unutma!

Accell Bisiklet’e, Arda’ya, Koray’a ve Hasan’a minnet ve teşekkürlerimle! ♥

Bisikletimin özellikleri nedir diye merak edenler aşağıdaki linkten bisiklet özelliklerine ulaşabilirler: http://carrarobisiklet.com/ozel-seri/carraro-cr-t-world-30-v-hvb-28/