Güney Amerika’da gönüllü çalış, hem gez hem dil öğren!

Yoldayken sadece gezdiğimi düşünüyorsanız yanılıyorsunuz! Çalışıyorum da bir yandan. Fakat bu çalışmalar ezber bozan cinsten. Aslında yine her çalışan gibi bazı benzer amaçlarım var; karnımı doyurmak için, sıcak bir yatak için, deneyimlerime deneyim katmak için, zenginleşmek için.  Yurtdışında yada yurtiçinde gönüllü olarak çalışıp, konaklamayı ve yemeği bedavaya getirerek hem gezmek hem yeni yetenekler kazanmak isteyenlere fikir ve ilham vermesi için Güney Amerika gönüllü çalışma deneyimlerimi sizlerle paylaşmak istedim.

Ama daha öncesinde bu gönüllü çalışmalardan nasıl haberdar oldum ondan kısaca bahsedeyim.

Bundan 4 sene kadar önce Fransa’da 3 haftalığına düzenlenen, İtalyan, Macar, Alman ve Fransız gönüllülerin katıldığı  gönüllü çalışma kamplarından birine katılmıştım.

Yurtdışı Çalışma Kampları

Projenin ismi İçimizde Yeni Yerler Aramak (Looking for a places inside us)

18- 25 yaş arası gönüllü gençlerle hem kendi içimizde, hem de bulunduğumuz bölgede yaşayan yerel halkla sosyalleşerek, kültürlerimizi yansıtacak çeşitli sosyal aktiviteler organize etmiştik.

Dans, hareket ve fiziksel tiyatro gösterileri hazırlamış ve bunları sergilemiştik.

Yaşlılar bakım evini ziyaret edip onlarla şarkılar söyleyip, dans edip, sohbet etmiştik.

Aynı dili konuşamadığın birinin gözünün içine bakarak, dokunarak, dans ederek ve şarkıların melodilerini mırıldanarak nasıl ilahi bir iletişim kurulabileceğine şahit olmuştuk

Çocuklarla buluşmuş ve onlarla oyunlar oynamıştık.

 İçimde yepyeni yerler keşfettiğim bu 3 haftalık gönüllü çalışma kampında gönüllü olan Alman Anna ile karşılıklı olarak bir masaya oturmuş o günkü iş bölümünde üzerimize düşen akşam yemeği hazırlığına girişmiştik. Ben soğanları doğruyordum gözlerimden yaşlar gelerek, o da domatesleri doğruyordu küp küp.  Hangi ülkeleri gezdin diye o zamanlarki yarım yamalak İngilizcemle Anna’ya sormuştum. 22 yaşında neredeyse Dünya’nın 1/3 ünü gezmişti o yaşta. Dediki ”En son Ekvator’a gittim. Ülke şöyle güzeldi, böyle güzeldi diye anlatmaya başladı, ”Hele meyveleri nasıl lezzetliydi anlatamam, gönüllü olarak bir mango çiftliğinde çalıştım, her gün deliler gibi mango yiyordum” dedi. ”Mango çiftliğinde gönüllü olarak mı çalıştın?”diye sordum. ”Evet, başka çiftliklerde de gönüllü olarak çalıştım ama mango çiftliği deneyimlerim çok güzeldi, diğer gönüllülerde harika insanlardı” diye cevapladı. O öyle anlatmaya devam ettikçe daha da merakım artmaya başladı. ”Ee nasıl buldun bu gönüllü çalışma projesini?”diye sordum. ”Helpx.net isimli bir site var, bu sitede Dünya’nın dört bir yanında gönüllü arayan yerlere ulaşabiliyorsun. Çiftlikler, hosteller, bebek bakıcısı arayan aileler, restoranlar hatta yatlar…”Gönüllü ile gönüllüye ihtiyacı olan kişiler arasında bir para alışverişi olmuyor, yani sen emeğini veriyorsun onlarda karşılığında senin konaklamanı, yemeğini karşılıyorlar ama en önemlisi harika deneyimler kazanıyorsun, bak bu şekilde çalışmalara katılırsan hem İngilizceni ilerletirsin hem de başka diller de öğrenirsin” deyince ben daha da heyecanlandım.

O gece helpx.net sitesini inceledim, 20 Euro ödeyerek üyeliğimi yaptırdım. Bu ödediğim 20 Euro bana asla satın alamayacağım deneyimler yaşattı.

Helpx üzerinden bulduğum ilk gönüllü çalışma yerim Türkiye’de Kazdağları eteklerinde bir zeytin çiftliği oldu mesela.

Çiftlikte benimle birlikte başka Türkler’de vardı,  ayrıca Avustralyalı ve Suriyeli gönüllüler vardı.

Ekip biçmiş aynı zamanda temizlemiştik çiftliği.

2014’te başlayan uzun soluklu yolculuğumda Güney Amerika’ya ulaştığımdan bu yana yaklaşık 20 değişik yerde gönüllü olarak çalıştım.

Çamur ile oyun oynar gibi kerpiç evlerini yapan 70 yaşındaki Brezilyalı Amerikalı çiftin evlerinin yapım aşamasında onlara yardımcı oldum.

 

Şili’de patates tarlasında kazma salladım haftada 5 gün günde 3 saat. Karşılığında konaklama ve 3 öğün yemeğim hemde bol patatesli 🙂

Şili’de organik çiftlikte çalışırken aynı zamanda çiftlikte yetişen taptaze sebzelerle yemek pişirip yiyorduk ve dağ manzaralı kendime ait bir odam vardı.

Şili Patagonyası’nda bir hostelin mutfağında ahçıya yardımcı oldum konaklama ve 3 öğün yemek karşılığında.

Arjantin’in Buones Aires şehrindeki bir hostelde günde 4 saat haftada 5 gün genel temizlikte yardımcı oluyordum. 8 kişilik odada diğer gönüllülerle kalıyordum ve hostel sadece kahvaltımızı veriyordu öğün olarak.

Arjantin’de bir hostelin terası için Alman Anna ile çatı bahçesi hazırlamıştık. Haftada 5 gün, günde 3 saatlik gönüllü çalışmamızın karşılığında konaklama ve kahvaltımızı karşılıyorlardı.

Çiçek satan Şilili bir ailenin bahçesinde her gün çiçeklere su vermek ve yırtılmış çiçek poşetlerini değitirmekti görevim. 3 öğün yemeğimi karşıladıkları gibi (söylemesi ayıptır) Pasifik Okyanusu manzaralı ve hamağımı kurabileceğim minik bir balkonu olan bir odam da vardı orda gönüllü çalışırken.

Çok boktan işlerde de çalıştım tabi mesela Arjantin’de bir hostelde tuvaletleri ve duşları temizlemekti görevim. Helpx.net aracılığı ile bu hosteli bulup iletişime geçtiğimde bana her sabah tuvaletleri ve duşları temizleyecek birini arıyoruz demişlerdi. ”Evet” dedim ”Çalışırım” Hayatımda yapmadığım boklu tuvalet temizleme işinin egoma nasıl etki edeceğini merak ettim. Böylede arada deli deli işlere el atıyorum ? Zor bir süreçti ama egomun terbiye edilmesinde o bokların çok büyük payı var inkar edemem şimdi ?

Şili’de bir hostelin bahçesini çiçeklendirmek ve geri dönüşüm yaparak dekorasyonunu yapmıştım. Böylece 2 öğün yemeğim ve diğer gönüllülerle kaldığım bir odada ranzanın üst katında bir yatağım vardı. Böylece çok uzun bir süre Santiago’da kalabilmiş ve çok az bir bütçe ile Santiago ve çevresini gezebilmiştim.

Şili’de Pasifik Okyanusu kıyısında Pablo Neruda’nın hayatının son zamanlarını geçirdiği Isla Negra köyünde bir eko hostelde gönüllü çalışarak atlı gezi organizasyonları düzenliyordum. Her gün at kiralayıp Pasifik kıyılarında at koşturmaya asla bütçem yetmez mesela ama yaptığım bu gönüllülük sayesinde hiç para vermeden atlı geziler yapmış oldum. İnsan kendini vala kral gibi hissediyor ?

 Paraguay’da budist bir rahibenin meditasyon ve yoga merkezinde bahçe işleri ile ilgileniyordum. Gönüllü olarak çalışmamın karşılığında yemeğim ve odam dışında meditasyon ve yoga konusunda da onlardan eğitim alıyordum.

Kolombiyalı rahibe vegan beslendiği için aynı zamanda bir çok vegan yemek tarifleri de öğrenmiş oldum ondan.

Brezilya’da gönüllü çalıştığım tarlada sabahları fasulye tarlasında çalışıyordum,

Öğleden sonraları da mısır tarlasında. Permakültür çiftçiliği olduğu için bir okul gibi oldu benim için bu çiftlik. Burada çalıştığım dönemde bu bölgede sıcaklıklar çok yüksekti. Sabah çok erken başlıyorduk çalışmaya fakat ona rağmen çok sıcakta çalışmak yoruyordu hepimizi. Fakat yorgunluktan ziyade en büyük sıkıntımız kenelerdi. Her yerimizi kapatarak çalışsak dahi her gün diğer gönüllülerle birbirimizin vücudundan kene ayıklıyorduk.

Şili Atacama San Pedro’da çalıştığım hostel konaklama ve 3 öğün yemek dışında aynı zamanda onların organize ettiği Atacama Çölü çevresindeki gezilere de ücretsiz katılabiliyordum. (O bölge o kadar pahalı ki her baba yiğidin harcı değil tüm turlara katılıp o turlara para ödemek) Hatta daha da güzeli Atacama çevresini bisikletle gezebilmem için hostelin sahipleri bana bir de kullanmam için bisiklet vermişlerdi onlara yardım ettiğim süre boyunca.

Bu soğuk havalarda Atacama hikayelerim içinizi ısıtsın isterseniz aşağıdaki linkten ilerleyebilirsiniz.

https://isimgucumgezmek.com/silide-gunesin-kavurdugu-topraklar-atacama-colu-bolum-1/

Yorgunluklarımı yada zorlukları kolay kolay dile getiren biri değilimdir.  Çok yoruldum ağzımdan seyrek çıkar fakat şu Güney Amerika’da çalıştığım gönüllü yerler arasında gerçekten yorulduğum ve zorlandığım yer Brezilya’da bir hindistan cevizi tarlası oldu.

O zamana kadar hiç hindistan cevizi tarlasında çalışmamıştım, değişik bir deneyim olabilir diye başvurdum.  Meğersem çiftliğin sahibinin çiftliğin etrafına yangın yolu hazırlama niyeti varmış. Bu bölgede yangınlar çok oluyormuş, yakın bir yerde yangın çıkarsa bu tarlaya sıçramasın diye tarlanın etrafında bulunan bütün otları 2 mt genişliğinde temizlemiştik. Hem çok sıcak hemde her gün kazma salladığımız için ellerimiz su toplamıştı. İngiliz çift 1. haftanın sonunda dayanamadı kaçtı, bende 2 hafta çalışacağım diye söz verdiğim için o yorgunluğa ve ellerimin acısına rağmen 2 hafta kalıp diğer Alman gezgin ile çalışıp, işi bitirdik birlikte.
2015 senesinde 2 senelik olan helpx üyeliğim bitince bir çok gezgin ve gönüllü çalışan arayan kişinin bulunduğu yine aynı sistemle çalışan ve daha başarılı olduğunu düşündüğüm www.workaway.info sitesine üyelik yaptırdım bu sefer.

Yakın bir süre önce www.workaway.info’dan üyeliğimin 2. senesinin dolmak üzere olduğuna dair bir mail aldım. 2 sene önce üye olduğumda 20 Amerikan doları ödemiştim. Bu yıl zam gelmiş, yenilemeler için 2 senelik site kullanım bedeli 23 USD. Tartışmasız yenileyeceğim üyeliğimi tabiki de. Bana parayla ödeyemeyeceğim deneyimler kazandırdı bu gönüllülük işleri.

Seyahat ederken en büyük bütçe kalemlerinden ikisi konaklama ve yemek, gönüllü çalışırken neredeyse sıfıra yakın oluyor. Tüm gün yada haftanın her günü çalışmadığım için çalıştığım yerin çevresini de keşfedebilmem için bolca zamanım oluyor.

Bambaşka insanlar,  okulda bile asla bulamayacağım bilgiler, güzel arkadaşlıklar, yerel insanlarla yaşama fırsatı, yerel halka birebir iletişim halinde olduğum için yabancı dilimi geliştirmem için ortam, bütçemin yetmeyeceği yerlerde konaklama ve aktivitelere katılma ve saymakla bitiremeyeceğim bir çok hikaye.

Helpx ve Workaway gibi bu sitelere benzer başka siteler de var. Benim bu ikisi ile deneyimim var sadece. Güney Amerika’daki ilk gönüllü deneyimimden sonra şu yazıyı paylaşmıştım.

https://isimgucumgezmek.com/hem-gezmeye-hem-calismaya-gonulluyum/

Yukarıda linkini paylaştığım yazımda gönüllülük işleri bulabileceğiniz farklı sitelerden de bahsetmiştim. Gönüllülük işlerini ilginizi çektiyse bir göz atın derim 😉

Yorum yapılmamış

  • Yazınızı keyifle okudum, merak ettiğim ise tüm bu ülkelere gitmek için ulaşımı, vize olayını nasıl hallediyorsunuz? Uçak parası cebinizden mi çıkıyor?

    Yanıtla
  • 31 yaşındaki bir kişi olarak soruyorum sevgili hale uluslararası projeler de gonullu olarak çalışmak istyorum ama yasa takiliyorum bunun dışında ne onerebilir sin sevgiler.

    Yanıtla
  • Merhaba Hale, bu yaz İspanya’da workaway ya da helpx ile bir iş bulmayı düşünüyorum. İkisi arasında ne fark var, yazında workaway’i daha başarılı bulduğunu belirtmişsin, sebebini merak ettim. Şimdiden çok teşekkürler!

    Yanıtla

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Fill out this field
Fill out this field
Lütfen geçerli bir e-posta adresi yazın.
You need to agree with the terms to proceed

Bunlarda İlginizi Çekebilir