Bolivya denildiğinde ilk akla gelenlerden değildir Samaipata. Ama görülmeye değerdir, bu ülkenin bambaşka bir yüzü ile karşılaşmak için. Titikaka Gölü, La Paz, Potosi, Uyuni gibi denizden yüksekliği 3500 mt’den fazla olan turistik yerlere benzemez, 1650 mt ile insanın ciğerlerini bayram ettirir.
Altiplanoların sarılığına, kuraklığına, ayazına inat, gözünüz yeşile boyanır, kulağınıza su şırıltıları çalınır Samaipata ve çevresinde.
Her ne kadar kasabanın atmosferi sizi sadece hamakta sallanıp tembellik yapmaya sevketsede kasaba ve çevresinde gezilip görülecek bir çok yer mevcut.
Buralara gezmeye diye gelen kalmış buralarda. 25 farklı milletten insanın birarada, huzur içinde yaşadığı bu kasabada bir de bir Türk çıktı karşıma 🙂
Kasabanın hoş ortamından ayrılıp hadi biraz çevreyi dolaşalım!
Centro Ecologico Cuevas
Samaipata yakınlarında serinletici bir aktivite yapmak istiyorsanız burası tam olarak sizlik!
Büyüklü küçüklü şelalelerin ve kumdan sahilin de yer aldığı bu bölge Samaipata’ya 20 km uzaklıkta.
Temmuz ayında ziyaret ettiğimiz bu şelaleler, buz gibi sularıyla sıcak havalara ilaç gibi geldi.
Kimimiz şelalelerin altında serinlerken, kimimizde suların içinde yoga yapıyorduk.
La Cocina
Hoca hocayı tekkede, hacı hacıyı Mekke’de, Türk Türk’ü Samaipata’da bulurmuş 🙂
Samaipata’ya vardığım ilk gün tanıştığım, bu kasabada yaşayan bir kaç kişi Türk olduğumu duyup “Aaa burada başka bir Türk daha var, adı Serdar. Hemen şuracıkta da restoranı var. ” deyince kasabanın merkezindeki La Cocina’nın yolunu tuttuk hepbirlikte.
Şirin mekanından içeri girdiğimizde kocaman bir gülümsemeyle karşıladı bizi Serdar yüzünden eksik olmayan!
Serdar’ın hikayesi ilham verici! Güney Amerika yolculuğuna çıkan Serdar, bir yandan da para kazanacak bir iş düşünmeye başlar. Gel zaman, git zaman derken Samaipata’nın meydanında küçük bir el arabasında kendi elleriyle yaptığı hamburgerleri satmaya başlar. Yaptığı hamburgerler öyle çok beğenilir ki küçük el arabası artık talebi karşılayamaz olur. La Cocina’nın temeli de işte böylece atılmış olur.
Serdar hikayesini emek, azim ve girişimci ruhu ile Samaipata’da yazıyor, hepimize örnek ve ilham olacak şekilde.
Bir gün yolunuz Samaipata’ya düşerse La Cocina’ya uğrayıp vejeteryan hamburger yemeği ve Serdar’ın hikayesini bir de O’nun ağzından dinlemeyi atlamayın 
Sevgili Serdar, teşekkürler dostluğun ve yardımların için 
Yolun açık olsun!
La Cocina’nın FB sayfasına bu linkten ulaşabilirsiniz.
https://m.facebook.com/La-Cocina-326351727488366/
Amboró Milli Parkı
Samaipata’dan araçla yaklaşık yarım saatte ulaştığımız milli parka girerken rehberimiz bu bölgede yaşayan 177 memeli hayvan, 135 sürüngen, 812 kuş türü olduğunu ve çeşitlilik açısından Dünya’nın sayılı parklarından olduğunu söylüyordu.
Hangi hayvanları gördün diye soracak olursan 1 kondor dışında başka bir hayvan göremedik. Tabi o kadar insan kalabalığına hayvan mı kalır etrafta!
Hayvan Rehabilitasyon Merkezi ( Zoologico el Refugio )
Hayvanat bahçelerini ziyaret etmem ama bakıma, tedaviye ihtiyaç duyan hayvanların yaşadığı rehabilitasyon merkezlerini ziyaret edip bağış yaparak hayvanların tedavisinde kullanılması fikrine katılıyorum.
Samaipata’nın 2 km dışında yeralan bu merkez, çocukların hayvanlarla içiçe olup birlikte vakit geçirmeleri için de olanak sağlıyor.
Giriş ücreti 10 Boliviano
Ya bu videodaki sevimliliğe ne demeli?
https://www.youtube.com/watch?v=RCAlGp_YsEo
Ayrıca Samaipata’ya kadar gelmişken, buradan kalkan araçlarla Che Guevera’nın Bolivya’da yakalandığı ve öldürüldüğü La Higuera köyüne de ulaşabilirsiniz. Bununla ilgili daha önce yazdığım yazıya aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.
Yorum yapılmamış
Merhabalar,
Sıcak ve klişelerin dışına çıkılan bu tarz yazılar gitmeyen insanların ufkunu açacak cinsten oluyor. Emeklerinize sağlık az ve vurucu bilgiyle okuyanın damağında tat bırakacak bir yazı olmuş.
Sevgiler.
Tesekkurler, sevgiler <3