Rio de Janeiro’dan otobüse atladığım gibi 3.5 saat sonra soluğu Angra dos Reis’te alıyorum. Sabahın ilk saatleri… Güneş, yazın geldiğini müjdelercesine ışıldıyor. Türkiye’de soğuklar başlamışken, hayatlarında hiç kar topu oynamamış insanların ülkesinde yaz mevsimi başlıyor.
Ilha Grande’ye gidecek tekne iskeleye yaklaşıyor. Yeni bir yer görecek olmanın yanısıra, adaya gidiyor olma fikri beni daha bir heyecanlandırıyor.
Portekizce’de Ilha ada, Grande ise büyük anlamına geliyor. Yani Ilha Grande, Brezilya’nın Büyükadası.
Angra dos Reis arkamızda, yavaş yavaş deniz sefası yaparak Ilha Grande’ye doğru yol almaya başlıyoruz. Küçüklü büyüklü adaların yanından geçiyoruz. Günün ilk ışıkları ile balıkçılar ağlarını topluyor, martılar dört dönüyor balıkçı teknelerinin etrafında.
Adaya yaklaşmaya başladığımız an, Brezilya’daki son günlerimi Ilha Grande’de geçirme fikrinin ne kadar doğru bir karar olduğunu anlıyorum. Sonsuzmuşçasına yeşil, mavi ve gözalıcı kumsal…
Ada cidden büyük. Tekneler ve bot taksilerle adanın diğer bölgelerine gidilebiliyor. Ben her zamanki gibi yürüyerek keşfetmeyi tercih ettim.
Ilha Grande’nin merkezi Abraào
Abraao, adanın merkezi sayılır. Adaya gelen tekneler, yolcuları Abraào’da bırakıyor. Bir çok otel/ hostel burada yer alıyor. Benim konakladığım hostel de buradaydı. (El Misti Hostel) Turkuaz rengi denizde şnorkelle balıkların peşinden yüzebilirsiniz. Ayrıca jetsky, sörf ve kürek gibi bir çok sportif aktivite yapma imkanınız var. Ayrıca Abraào’da geceler uzun… Kumsal partileri ve ateş başı sohbetleri ile sabah güneşe merhaba diyip uyumaya gidiyor bir çok kişi.
Praia Dois Rios
Abraào’dan 7 km uzaklıktaki bu kumsala hostelde konaklayan diğer gezginlerle beraber yürüdük. Başlangıç kısmı yokuş olsada daha sonrasında kolay bir parkur. Ara ara ormanın içinden yükselen maymunların gürültülü sesleri korku filmi havası yaratıyor. İncecik kumlarla kaplı upuzun kumsalın arka tarafında aynı zamanda derede yer alıyor. Okyanusun çılgın dalgalarına karşı yüzmek istemeyenler derede sakince yüzebiliyor.
Popüler kumsal Lopes Mendes
Abraào’dan 7.5 km uzaklıktaki bu kumsal adanın en popüler kumsalı. Orman içi yürüyüş yolunda önce Palmas sahiline sonrasında Pouso kumsalına varıyorsunuz. Bu kumsallar adanın kuzey kısmında kaldığı için deniz oldukça sakin. Güney kısmındaki okyanusun dalgalarından bu sahillerde eser yok.
Adanın en yüksek noktası Pico do Papagaio
Rotamı Ilha Grande’ye çevirmemin ilk nedenidir Pico do Papagaio. Adanın en yüksek noktası ve enfes bir manzaraya sahip. Güneşin doğuşunu seyredebilmek için 9 kişi, bir rehber eşliğinde gece saat 3’te yürümeye başladık. Abraào’dan başlayan patikadan, 6 km boyunca yağmur ormanlarının içinden sürekli tırmanarak yürüdük. Gece yürüyüşü olduğu ve yolu kaybetme riskini göze almak istemediğimiz için rehberle gitmeye karar verdik. Yürüyüşe başlamadan 3-4 saat önce yağmur yağmış olması yürüşümüzü biraz zorlaştırdı fakat güneşi yakalamak için bir dakika bile mola vermeden 2.5 saat boyunca yola devam ettik. Hava bulutluydu bu yüzden düşlediğimiz gün doğumunu ne yazık ki izleyemedik. Fakat benim için unutulmaz bir yürüyüş deneyimi oldu.Bu güzelim manzarayı bulutlar taçlandırmıştı. Hava aydınlandıkça ormanın içinden yükselen maymunların sesleri çoğalmaya başlarken anladım ki Brezilya en güzel parçasını sona saklamış benim icin. Kayanın ucuna yaklaşıp ölümle yaşam arasındaki o ince çizgide heyecandan kalbim yerinden çıkacakmışçasına çarparken Brezilya’ya aşık oldum.
