Uncategorized

Bisikletli Türk kadın gezgin

Ağaç istiyorsan tohum ekeceksin!

Hayal ettiklerimi yaşadığım için herkes bana ne kadar şanslı olduğumu söylüyor ☘ Halbuki bir çok kişi hayallerimi gerçekleştirebilmek için ne kadar çok çalışıp çabaladığımı bilmiyor. Toplumun/sistemin önüme sunduğu hazır yemeği yemek istemeyip kendi yemeğimi kendim yapmaya karar verdim. Kendi ağız tadıma uygun, kendi seçtiğim malzemelerle, aç kalacağım günleri de göze alarak… Nasıl bir yemek yemek istediğimi çok iyi biliyorum, istediğim tada…

Devamı

1001 Gece Güney Amerika Masallarına eşlik eden 101 şarkı

İlhami Algör’ün Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutku kitabında şöyle yazar: “Bu milletin tarih kitabına ihtiyacı yok. Şarkıları peş peşe diz, koy kasete, ver radyodan… Kışlanın önüne redif sesi ile başla, Çanakkale içinde vurul, az zamanda çok işler başar, açık alınla on yılda çık, araya bir fokstrot, bir yurttan sesler korosu koy, Şişli’de bir apartmana takıl, yârin İstanbul’u mesken tutsun,…

Devamı

Kalplere dokunan pedallar

Pedal izi bırakırken, iz bıraktığım topraklarda yaşayan Canlar’a da dokunmayı severim. Değerli Oruç Aruoba’nın dediği gibi ”Önemli olan varmak değil, yolda olmaktır.” benim için. Bir Can gördüm mü durur konuşurum, durur okşarım, durur koklarım, durur öperim. Durmayı değil koşmayı, önüne arkana bakmadan, yanındakini tanımadan/anlamadan, biraraya gelip paylaşmadan hedefe varmayı dikte eden sistemin içinden sıyrılıp bu dünyanın güzellikleriyle buluşmaktır benim için…

Devamı

Güney Amerika’da Geçen 1001 Gece Masalları

Anlattığı masallarla kendi kaderini ve bir çok kadının kaderini değiştiren Şehrazat’ın ruhuna bir dua ile başlayalım mı bu yazımıza? Aranızda bilenleriniz vardır elbet ama bilmeyenler için Şehrazat ve 1001 Gece Masalları’nın hikayesinden kısaca bahsetmek istiyorum. Bir zamanlar Çin ve Hint diyarlarında hüküm süren Şehriyar ve Şahzaman adlı iki kardeş hükümdar, eşleri tarafından aldatılırlar. Bu olaydan sonra Şehriyar, kendi ülkesinde, her…

Devamı

Hep bir yerlere, hep bir şeylere yetişme telaşı..

Bu sabah kocaman bir şehrin ortasında tek odalı bir apartman dairesinde dışardan gelen araba kornaları tarafından uyandırıldığımda Müşfik Kenter kulağıma şunları fısıldıyordu: ”Hep bir yerlere, bir şeylere yetişme telaşındasınız değil mi? Hiç vaktiniz yok, Fast live, Fast food, Fast music, Fast love… Dikte ettirilen yükselen değerler, in ler, out lar… Buna benzer bir odada, şanslıysanız gökyüzünü görebilen bir pencere ardında…

Devamı

Bir kedim bile yok, anlıyor musun, hadi gülümse!

Dün yolda yürürken gördüğüm o kediler rüyama girip uyandırdı gecenin 3’ünde beni. Yatakta bir sağa dönüyorum evin penceresinden bana bakan o ev kedisi, soluma dönüyorum hızlıca önümden geçip yan sokakta gözden kaybolan o sokak kedisi. Gecenin bu saatinde iki kedinin arasında uzanmış düşünürken bir müzik düştü kulağıma belki beni uykuya geri döndürebilir diye. Nafile! Önce kediler sürükledi beni bu yazıyı…

Devamı

Bir Kuzey Amerikalı’ya sordum: Türkiye’yi nasıl bilirsin?

Şili’ye 2015 senesinde ilk geldiğimde, en güneyinden en kuzeyine kadar tek başıma otostopla seyahat etmiştim. Şehirlerarası otobüs ücretlerinin pahalı olmasından dolayı da ülke içinde otostopla seyahat çok yaygın. Özellikle yüksek sezonda turistik yerlerde ardarda sıralanmış 10 -15 kadar otostop çekeni birarada görmeniz mümkün. Sürücülerin geneli de durup otostop çekenleri alıyor. Eğer anayoldaysanız  kamyon trafiği de çok olduğu için beklemeden yolunuza…

Devamı

Ben Vahşi Bir Kadınım!

Ben vahşi bir kadınım doğada! Rüzgar sayısızca öptü yanaklarımdan, gözlerim dağların zirvelerindeki kayalardan fışkırarak açan çiçekleri gördü. Gecelerin soğuk havasını çekti içine ciğerlerim, şifalı bitkilerin dünyasında dolaştı ruhum, ayaklarım dokundu bakir kumsallara. Vahşi hayvanların su içtiği derelerden su yudumladı dudaklarım, şiddetli gök gürültüleri girdi kulaklarımdan içeri. Sayısız canlara dokundu ellerim, saçlarım atların yeleleriyle birlikte dansa kalktı, kurak topraklarda çatladı derim.…

Devamı

Ihlara Vadisi

2013’ün kasım ayında couchsurfing aracılığı ile Avustralyalı Jack’i İstanbul’da evimde ağırlıyordum. Fransa’dan otostop çekmeye başlamış, 3 ay boyunca Balkanlar’ı da otostopla ve cidden çok az bir parayla gezerek Türkiye’ye ulaşmıştı. “En çok Kapadokya’yı ve Ihlara Vadisi’ni görmek istiyorum Türkiye’de” demişti. O yaşında bir çok yol hikayesi vardı. Ucuz seyahat edebilmenin bir çok ayrıntısını ilk kez ondan duymuştum ki bugün bile…

Devamı

İnsana dokun, Dünyan değişsin

“Dil bilmeden ülkeleri gezebilir miyim?” diye gelen sorulara şöyle yanıt veriyorum: Evet gezebilirsiniz, dil bilen birine göre belki biraz daha zorlanabilirsiniz fakat yine de bir çok yer görebilirsiniz. Ama bir ülkeyi sadece görmek midir acaba seyahat etmek? Yoksa dokunmak mıdır aynı zamanda taşına, toprağına, insanına, müziğine? İşte dil bilmenin avantajıdır o topraklarda yaşayanlara dokunabilmek, anlayabilmek onları ♡ Bu video Bolivya’da…

Devamı