İki yüzlü Rio de Janeiro

Ipanema sahilinin ucunda, Rio de Janeiro’da en güzel gün batımını seyredebileceğim noktalardan birinde, Pedra do Arpoador’da oturuyorum.

Güneş son ışıklarını da denize bırakarak Pedra dos Dois Irmaos’un arkasına saklanarak gözden kayboluyor.

kaya

Güneş gözden kaybolur kaybolmaz, birer birer Vidigal’ın ışıkları yanmaya başlıyor “Bizde burdayız” dercesine. Evlerin ışıkları, dağın yamaçlarını süslemeye başlıyor. Uzaktan ne güzelde gözüküyor.
Sonra Vigidal’den, o ışıkların olduğu evlerden bakıyorum şehre. Rio’nun zengin muhitleri Leblon ve İpanema uzanıyor boylu boyunca.

tepe

Favela halkının gözünden şehri, şehirlileri görmeye çalışırken köşe başında meraklı bir çocuk beni izliyor. Simsiyah teni, kıvırcık saçları… Gülümsüyorum, gülümsüyor… Bembeyaz dişleri öyle parlak ki. . Favelanın geçmişinin karanlık günlerine inat bembeyaz dişler. . Favela gerçeğini en ince ayrıntıları ile anlatan Tanrı Kent filmindeki Roket’i hatırlatıyor bana bu ufaklık.

Sonra Micheal Jackson’ın “They don’t care about us” klibinin başlangıcında kadının Micheal Jackson’a söylediği  o söz yankılanıyor kulağımda: “Michael Michael, eles não ligam pra gente!” (ENG: They don’t care about us! TR: Bizi umursamıyorlar)

ff

Yakın bir zamana kadar eli silahlı çocukların yürüdüğü sokaklarda yürüyorum aklımda favelalar hakkında duyduklarım, okuduklarım ve izlediklerim…

sokak

Favela, Brezilya’nın gecekondularına verilen isim. Favelalar, 19. yy başında özgürlüklerine kavuşan fakat kalacak yeri ve parası olmayan Afrika kökenli köleler tarafından oluşturulmaya başlanır. Şehirlerin yakınlarındaki  tepelere kuluçlanmaya başlayarak oluşan favelalar, yoksul halkın yerleşim yerleri olur. Parasız ve işsiz Afrika kökenli halk burada yaşamlarını sürdürür.

1970’lere gelindiğinde askeri diktatörlük, favelaların solcu militanlar yuvası olduğuna karar verir ve buralarda yaşayanları şehir dışındaki bölgelere göç etmeye zorlayarak favelaları dağıtmaya çalışır.. Kimisi gider, kimisi de evlerini terketmemek için sonuna kadar savaşır. Askeri diktatörlük sonrası da, devletin yüzünü çevirdiği bu bölgeler kendi içlerinde düzenlerini kurmuş ilerlerken 90’lara gelinir. Bu sırada Brezilya’da uyuşturucu kullanımının da artmasıyla, uyuşturucu mafyaları devletin favelalara yüzünü çevirmesini fırsat bilip, bu bölgelerden uyuşturucu trafiğini yönetmeye başlarlar. İşte ipler orda kopar. Fakir favela gençleri sokaklarda voltalar atmaya başlarlar. Mantar gibi mafyalar çoğalmaya başlar. Mafyalar arası kavgalar sonucu çatır çatır insanlarlar öldürülmeye, yağmalamalar hırsızlıklar olmaya başlar. Tabancıyı eline alan basar tetiğe, küçücük çocuklar mafyacılık oyununu gerçek silahlarla oynar.  Kurunun yanında yaşta yanar tabi. Polis ne mi yapar? Kendisinden daha güçlü silahlara sahip mafyalar karşısında çokta başarılı olamaz, olmakta istemez aslında. Mamasını alan polis olur 3 maymun. Tabi bu sırada polisinde masum bir çok kişiyi öldürdüğü söylenir. Aşağı tarafta Lebnon ve İpanema’da zengin çocukları içkilerini yudumlarken tepelerde kanlar dökülür.  O zengin adamlar gibi olmak isteyen favela gençleri adam öldüre öldüre ölürler.

Siyahlara uygulanan politikalari eleştirmek amacıyla, 1996’da Michael Jackson  “They don’t care about us” klibininin bir kısmını Salvador’daki Pelourinho Meydanı’nda, bir kısmını da Rio’daki Santa Marta favelasinda çekmek isteyince Brezilya polisi bu bölgede kendisine korumalık yapamayacağını söyler. Çekimler sırasında mafyalar güvenliği sağlar. Mafyaların durumunu ve gücünü siz tahmin edin artık!

michael

(Klibin çekildiği Santa Marta favelasının meydanında bugün Michael Jackson’in heykeli ve mozaiği yeralıyor)

Yaz Olimpiyat Oyunları ve FIFA World Cup’ın Brezilya’da yapılmasına karar verilmesinin de etkisiyle Brezilya Hükümeti favelalara bir el atmaya karar verir. “Ülkede huzuru sağlama” projesi (UPP – Pacifying Police Unit ) ile favelalardaki uyuşturucu trafiğini durdurmak amacıyla, Rio’daki favelalara polisler yerleştirilmeye başlanır. Bu projeyle beraber favelaların düzeni devlet kontrolünde ilerlemeye başlar. O zamana kadar kaçak elektrik ve su kullanan halk, bu projeden sonra elektriğe ve suya para ödemeye başlar. Fakat favela halkının gelirinde herhangi bir artış olmaz. Bunlar da yetmezmiş gibi favelalar popülerleşmeye, o güzelim manzaralara sahip gecekonduların değerleri de artmaya başlar. O bölgelere gözünü diken zenginler yavaş yavaş buralardan ev almaya başlar. Mesela David Beckham 2014 yılı başlarında, 1 Milyon Reias (1 milyon TL) öder ve Vidigal’den bir ev alır. Proje kapsamına alınan favelalar çok değişmiş tabi, artık sokaklarda eli tabancalı çocuklar yok belki ama köşe başındaki polis ofisinde elinde kocaman silahları ile oturan polis abiler var.

Şimdi insanlar bazı favelaların içlerinde rahatça yürüyebiliyor. Evler rengarenk boyanmis! Duvarlarda grafetiler.

Hatta turistler için turlar düzenleniyor bazı favelalara. Fakirliği pazarlamak bu olsa gerek!

Sonra Vigidal’deki gecekonduların arasından kıvrıla kıvrıla dağın zirvesine giden patikaya doğru yürümeye başlıyorum.

Son gecekondunun hemen kenarında orman başlıyor, ilerliyorum.

Daracık bir patikadan 40 dk yürüyüşle Pedra dos Dois Irmaos’a ulaşıyorum.

tepeden

O gunesi arkasina saklayan dag!

Rio de Janeiro uzanıyor boylu boyunca uzaniyor, ayaklarımın altında tüm çıplaklığı ile.

vigidall

Bir tarafta Rio`nun en büyük favelası Rocinha, hemen yaninda Rio`nun en zengin muhiti Leblon.

bakis

İki yüzü de apaçık ortada!

Category: Brezilya
Tags: Brezilya

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Fill out this field
Fill out this field
Lütfen geçerli bir e-posta adresi yazın.
You need to agree with the terms to proceed

Bunlarda İlginizi Çekebilir